“Evcil Hayvanların Psikolojisi Bozuk”

Facebook
Twitter
LinkedIn
Pinterest
Pocket
WhatsApp

Veteriner Psikolog Prof. Dr. Tamer Dodurka, özellikle doğal ortamlarından koparılan hayvanların büyük bir çoğunun psikolojisinin bozuk olduğunu söyledi.

Farklı ülkelerden ithal edilerek farklı çevre koÅŸullarında yaÅŸamaya mecbur edilen, doÄŸal ortamlarından koparılarak hayvanat bahçelerinde yer alan, pet shoplarda satılan, hatta evlerde beslenen hayvanlarda sıklıkla psikolojik rahatsızlıklarının oluÅŸtuÄŸuna dikkat çeken Prof. Dr. Tamer Dodurka, hayvan sahiplerine, besledikleri hayvanların psikolojilerini anlamaları gerektiÄŸi konusunda uyarılarda bulundu. Dodurka, “Hayvanları alışkın olmadıkları ortamlara birden bire getirirseniz ve bu ortamlara alışması için yeterince çaba göstermezseniz bu hayvan öncelikle fiziksel daha sonra psikolojik sorunlar yaÅŸar” dedi.
“SAHİPLERİN HATALI TUTUMLARI DEPRESYONU TETİKLİYOR”
Hayvanların doÄŸal yaÅŸamlarından koparılarak, farklı koÅŸullarda beslenmesinin hayvanlarda stres yarattığına dikkat çeken Prof. Dr. Dodurka, “Bütün hayvanlar için genel bir tanım yapmak doÄŸru deÄŸildir ama depresyona girmek için her türlü ÅŸart maalesef var. Bazen bu hayvanlar getirilirken taşıma koÅŸulları nedeniyle ilk darbeyi yiyorlar. Getirildikleri bazı petshop dediÄŸimiz satış yerlerinde zor ÅŸartlarda yaÅŸadıklarıiçin ikinci bir darbeyi de orada yiyorlar. GittiÄŸi evde de yapılan muamele de buna katkı saÄŸlıyor çünkü insanlarımızda da hayvan alırken çok bilinçli olduklarını söylemek mümkün deÄŸil. Sahibinin hatalı tutumları olunca da hayvanlarda depresyon kaçınılmaz oluyor” dedi.
“Hayvanların psikolojik rahatsızlıkları fiziksel rahatsızlıklarından daha fazla karşımıza çıkıyor” diyen Veteriner PsikologDodurka, “Nerdeyse her ev hayvanında birden fazla psikolojik sorun olduÄŸu tespit edildi. Bunların bazıları fazla, bazıları düşük boyutlarda ama bunun ÅŸiddeti artıkça hayvanın çevre ve sahibiyle iletiÅŸimi aksıyor. Sorunlar ortaya çıkmaya baÅŸlıyor. Hayvan ya kendisine ya da çevresine zarar vermeye baÅŸlıyor,bunalıma giriyor ve çevresiyle iletiÅŸimi kopuyor” diye konuÅŸtu.
“EN ÇOK SOSYALLEÅžME BOZUKLUÄžU GÖRÜLÜYOR”
Evde yaşayan hayvanların çoğunda sosyalleşme bozukluklarının yaşandığına dikkat çeken Dodurka, bu durumun çeşitli korkular şeklinde ortaya çıktığını belirtti.
Dodurka, “Hayvan sosyalleÅŸme döneminde kafasına oturtamadığı için baÅŸka hayvanlardan, insanlardan, yıkanmaktan, arabadan, asansörden, gök gürültüsünden vb.çeÅŸitli uyaranlardan korkar hale geliyor. O korku yerleÅŸtikten sonra bunu düzeltmek zor hale geliyor. ÇoÄŸu hayvan sahibi bu konuda bilinçsiz davranıyor. Oysa hayvan daha alınmadan önce mutlaka onun bakımı, psikolojisi hakkında bilgi sahibi olunmalı, mutlaka bir hayvan psikoloji kitabı okunmalıdır. İlk günden itibaren sahiplerin neler yapmaları gerektiÄŸi bu kitaplarda yazılıdır. Hayvanları erken dönemde bu uyaranlarla karşılaÅŸtırmaları gerekiyor ki ilerde bu korku problemi oluÅŸmasın. Hayvanların diÄŸer hayvanlara alıştırmak için kontrollü olarak temaslarını saÄŸlamak gerekir. ÖrneÄŸin gürültü korkusunu önlemek, hayvanı bu seslere alıştırmak istiyorsak önce o gürültüyü hafiften dinletmeliyiz, sonradan yavaÅŸ yavaÅŸ ÅŸiddetini artırmalıyız. Hayvan için yaÅŸamının en önemli dönemi olan sosyalleÅŸme dönemini kaçırdığımız için hayvanda da bu bozukluklar kalıcı oluyor. O yüzden ya kapı dışarı ediyoruz ya da bakım evine bırakıyoruz. Bu da dışarıdaki hayvan sayısının artmasında önemli nedenlerden biri” ifadelerini kullandı.
“HAYVANLAR EVE VE SAHİPLERİNE UYGUN OLMALI “
Hayvan sahiplerine uyarılarda bulunan Veteriner Psikolog Prof. Dr. Tamer Dodurka, “Eve hayvan alınacağı zaman o hayvanın eve ve sahibine uygun olması gibi bazı önemli kurallar var. ÖrneÄŸin, çok koÅŸma ihtiyacında olan enerjik bir hayvanı yaÅŸlı bir insanın alması uygun deÄŸildir çünkü enerjisini harcatamaz. Sakin bir hayvanı da spor amaçlı alamazsınız. Bu nedenle hayvan seçimi yaparken mutlaka bilinçli ÅŸekilde yapılmalı. 3-12 yaÅŸam haftaları sosyalleÅŸme bakımından çok önemli olduÄŸu için bu dönem mutlaka iyi ÅŸekilde deÄŸerlendirilmeli” diye konuÅŸtu.
“HAYVANLARI KISIRLAÅžTIRMALIYIZ”
Prof. Dr. Dodurka, bazı hayvan sahiplerinin hayvanı kısırlaştırarak doğasını bozduklarını düşündüklerini ancak kısırlaştırmanın doğru bir uygulama olduğunu söyledi. Prof. Dr. bu sözlerine şöyle açıklık getirdi:
” Zaten bu hayvanları doÄŸadan alarak kendi yaÅŸam biçimimize zorunlu hale getiriyoruz. Bir de hayvanların çiftleÅŸme isteklerini karşılayamıyoruz çünkü hayvanların her ÅŸeyini biz belirliyoruz. Hayvan zaten doÄŸal ortamında olmadığı için çiftleÅŸme dönemlerinde bir ıstırap yaşıyor. İliÅŸki arayışını saÄŸlayamadığımıza göre doÄŸal yoldan bu ihtiyaçlarını ortadan kaldırmak daha çok mantıklı. Aynı zamanda kısırlaÅŸtırmayla bazı fiziksel ve psikolojik rahatsızlıkların da önüne geçilebilmektedir. Bu yolla köpeklerin aşırı çoÄŸalması mutlaka önlenmelidir. Sokaklarda sahipsiz hayvanların olmasının en önemli nedenlerinden bir tanesi köpeklerin kontrolsüz ÅŸekilde üremeleridir. KeÅŸke bütün hayvanları sahiplenerek problemi ortadan kaldırabilsek, kısırlaÅŸtırmaya gerek duymasak.”

Kaynak:bursadabugun.com

Facebook
Twitter
LinkedIn
Pinterest
Pocket
WhatsApp

Yeniler

Köşe Yazıları