VEYSEL ÇOLAK Kedilere Şiir, Kedilere Ağıt, Kedilere Hüzün Bir kedinin doğadan, diğer kedilerin hayatından sökülüp alınması; bu olayın içselleştirilmesi, ister istemez, derin bir hüzne dönüşüyor.
Ezilerek öldürülen bir kedinin yerine koyun kendinizi. Bir düşünün. Sanırım deÄŸiÅŸiriniz, yepyeni bir insan olursunuz O milyonluk kentler kedilerin, kuÅŸların; kısaca bütün canlıların mezarı gibi. Oralarda durmadan geliÅŸen asfalt ve betondur, insanların üstüne devrilmek üzeredir blok apartmanlar. Mantar gibi çoÄŸalan fiyakalı otomobiller sokakları bir tabuta çevirir insanlar ve sokak hayvanları için. İnsanoÄŸlu fark etmeli bu gerçeÄŸi, insanlara, hayvanlara, doÄŸaya karşı olan güçler karşısında örgütlenmeli bana kalırsa O zaman bütün yalnızlıklarından kurtulacağımıza eminim Uzun zamandır adını Gece koyduÄŸum bir kediyle yaşıyorum. Onu gözleyerek kedilere iliÅŸkin bir kitap yazmanın peÅŸindeyim. Bu nedenle öznesi, nesnesi kedi olan hikâyeler, ÅŸiirler, denemeler okuyorum durmadan. Görüyorum ki kedilerin dünya edebiyatında ağırlıklı bir yeri olmuÅŸ; ama Türk edebiyatı bu konuda pek zengin deÄŸil. Åžiirlerde, hikâyelerde, denemelerde, anılarda; biraz da romanlarda anlatılmış kediler. Onların doÄŸal derinliÄŸini irdeleyen, anlayan ve anlatan bir aranışa girilmemiÅŸ pek. Ahmet Rasim, Sami paÅŸazade Sezai, “Kedilerimi iyi doyurun” diye vasiyet eden Hüseyin Rahmi Gürpınar, Halit Ziya UÅŸaklıgil, Refik Halit Karay, Memduh Åževket Esendal, Osman Cemal Kaygılı, Samet AÄŸaoÄŸlu, Erhan Bener, Bilge Karasu, Yusuf Atılgan, Orhan Duru, Tomris Uyar, Oya Baydar, Zülfü Livaneli Nurullah Ataç, Salah Birsel, Namık Kemal, Tevfik Fikret, Nâzım Hikmet, Ahmet Hamdi Tanpınar, “Ben kedimi hiçbir ÅŸeye benzetmem. Kedi kedidir” diyen Asaf Halet Çelebi, Oktay Rıfat, Orhan Veli, Behçet Necatigil, Turgut Uyar, Ülkü Tamer, Haydar Ergülen, Veysel Çolağın yazdıklarına bakarak; kedilerle yaÅŸanan bireysel iliÅŸkilerin yansıtılmasıyla yetinildiÄŸi görülüyor. YaÅŸamın bir parçası, tamamlayıcı bir öznesi ve etkeni olduÄŸu ortaya konmuyor pek. Bu eksikliÄŸi görmüş olacak ki Saime Akat, Türk ÅŸairlerden “Kedi Åžiirleri Antolojisi” hazırlamış. İyi bir derleme olmuÅŸ bu çalışma. Åžairlerin kedilere ilgisiz kalmaması güzel; neredeyse her ÅŸairin bir kedisi olması daha da güzel Egemen Berkoz’un Ağıt’ adlı minik ÅŸiiri, sanırım kimsenin dilimden düşmeyecek. İç burkan bir ÅŸiir bu: “Yatıyordu yolun kıyısında kımıltısız fırlamış gözünün biri görmek istercesine kim o insanoÄŸlu insan diye çarpıp giden Canım sarman! Yastadır ÅŸimdi bütün o kara, ak, kırçıl, alaca kızlar arka bahçelerde “Yepyeni bir insan olmak Egemen Berköz’ün ÅŸiirinde anlattığı ezilen kedinin fırlayan gözü, bu kedi katillerini izlemeye devam ediyor. Hiç eskimeyecektir o gözün tanıklığı. Duygusal bir boyut da katıyor ÅŸiirine Egemen Berköz. “kara, ak, kırçıl, alaca kızlar’ ın arka Kedi Åžiirleri Antolojisi Kolektif KomÅŸu Yayınları 144 s. bahçelerde beklediÄŸi, yas içerisinde oldukları söylenerek ezilen sarman kedinin erkek olduÄŸu da belirtiliyor. Ayrıca kedilerin çok eÅŸliliÄŸi de verilmek istenmiÅŸ. Bir kedinin doÄŸadan, diÄŸer kedilerin hayatından sökülüp alınması; bu olayın içselleÅŸtirilmesi, ister istemez, derin bir hüzne dönüşüyor. Anlaşılır mı bilmem, ama insanî bir gönderme bu. Empati yapmayı dayatan bir gönderme. Ne olur? Ezilerek öldürülen bir kedinin yerine koyun kendinizi. Bir düşünün. Sanırım deÄŸiÅŸiriniz, yepyeni bir insan olursunuz. Hülya Deniz Ünal de ‘Gecede Kedi İzi’ adlı ÅŸiirinde “Gece can çekiÅŸiyor! Umut kara, ay kara , Sokağım çıkmaz, kedi mırıltıları kara Ya bu tekerlek izi ne, kedinin üzerinde” diye soruyor. Bütün kentlerde yankılanıp duruyor bu soru. O milyonluk kentler kedilerin, kuÅŸların; kısaca bütün canlıların mezarı gibi. Uzundur kentlerin kızgın yazılan ve kışları. Oralarda durmadan geliÅŸen asfalt ve betondur. İnsanların üstüne devrilmek üzeredir blok apartmanlar. Mantar gibi çoÄŸalan fiyakalı otomobiller sokakları bir tabuta çevirir insanlar ve sokak hayvanları için. Sonra fabrikalar, kol koparan diÅŸliler… Bombalarıyla, zehirli gazlarıyla yok edici uygarlık bu iÅŸte. Sokaklarda tek tük aç, susuz yılgın kedi ve köpekler. Umut kalmamış hiç Umut bulunmaz o kedilerin ve köpeklerin hanesinde. Metin DemirtaÅŸ’ın ‘Kediler” adlı ÅŸiirindeki dizeleri de bu konuda yeterince açıklayıcı ve iç burkucu: “Kediler. ..  Çileli çocukları sokaklarımızın Benekli güzellikleri.  Sırtlarından geçer yazların sıcağı, ayazı kışların.  Döner dururlar çevresini çöp bidonlarının.” Bu dizeler, kedilerin çöp bidonlarından yiyecek buldukları günlerde yazılmış olmalı. Kaç zamandır yiyecek atıkları naylon torbalara konulup sıkıcı baÄŸlanıyor. Evet, uygarlık gereÄŸi yapılıyor bu. Bir kedinin, bir köpeÄŸin çöplüklerden yiyecek bulma olanağı yok artık Bu nedenle sokaklara mama ve su bırakıyor bazı insanlar. Cılız bir çaba bu, sözü edilen barınakların da çok iÅŸe yaradığı söylenemez Ölümüne bir yalnızlaÅŸtırma bu. İnsan yalnızlaÅŸtıkça Oysa kedilerin yalnızlaÅŸması, bir bakıma insanın yalnızlaÅŸmasıdır. Kedisiyle kendisi arasında bir özdeÅŸlik kuran İsmail UyaroÄŸlu, ‘Kedileri Severken AÄŸlayınız’ adlı ÅŸiirinde “Bazen ben onun kucağında Bezen o benim  Avutuyoruz birbirimizi” dizeleriyle betimliyor bu yalnızlığı. Tarkan YeÅŸilyurt “Kedi kokar yalnızlar” diyor bir ÅŸiirinde. Arife Kalender’de benzer bir kavrayışla yazmış “Kedi sever Yalnızlık” ÅŸiirindeki ÅŸu dizeleri: “sürtünür ayaklanma gece kedim yalnızlığımdır odalardan gölgesi geçer ,sıcak ve derin mırıltısı duvarların , Mısırdan mı geldi, ıssızlığımda mı, gözlerim kocaman karanlığı delerken” Kedi ile yalnızlığın iliÅŸkilendirilmesini anlamaya çalışıyorum. Kapitalizmin, bu ‘çiÄŸ çaÄŸ ‘ın getirdiÄŸi bireysel ve toplumsal bir yabancılaÅŸma deÄŸil mi yalnızlık? Böyle düşünüyorum, ama insandan umudumu kesmiÅŸ deÄŸilim. İnsanoÄŸlu fark etmeli bu gerçeÄŸi. İnsanlara, hayvanlara, doÄŸaya karşı olan güçler karşısında örgütlenmeli bana kalırsa. O zaman bütün yalnızlıklarından kurtulacağımıza eminim. Bu açıdan bakıldığında “Kedi Åžiirleri Antolojisi” daha bir önem kazanıyor. İnsanı insan kılmaya yönelik ÅŸiirler var antolojide Birçok kedi ÅŸiiri yazmasına karşın Oktay Rıfat’tan, nedense ÅŸiir seçilmemiÅŸ. KeÅŸke gözden kaçmasaydı. Tamamlayıcı olsun diye onun mini bir ÅŸiirini aktarmakta yarar var: Kedi Hısım akraba karşıda gece yatısına gitse ya gidemiyor konu komÅŸuya bile zor kedisi var kediye bakıyor
Kedi Şiirleri Antolojisi Hazırlayan: Saime Akat Yasakmeyve Yayınları, Ocak 2014 |