Fetvalarla Horoz Dövüşü Ve Boğa Güreşi
Soru: Horozları, ya da diÄŸer hayvanları dövüştürme caÂiz midir?
Cevap: Allah (cc)’ın her ÅŸeyi insanlar için yarattığı doÄŸruÂdur. [794] Ancak her ÅŸeyden, yaratılmış olduÄŸu gaye doÄŸrultuÂsunda ve insanın saÄŸlam fıtratının ihtiyaçlarına göre yararlanmak gerekir. BozulmuÅŸ fıtratların, vahÅŸileÅŸmiÅŸ, sadistleÅŸmiÅŸ, merhaÂmet, haya, adalet duygularını yitirmiÅŸ insanların istek ve arzuları bu konuda ölçü olamaz. Kur’ân-ı Kerim bazı hayvanlardan söz ederken, onların yaratılış gayelerine de iÅŸaret ettiÄŸi olur. Binme, etinden, sütünden ve zinet oluÅŸundan yararlanma, öğretilip avda kullanma.. [795] gibi. Bunların her birerleri fıtratı saÄŸlam insanın ihtiyaçlarıdır. KöpeÄŸin etinden yararlanılamayacağı gibi, koç da boyunduruÄŸa vurufmaz, kirpi ile top oynanmaz…
İbn Abbas’ın naklettiÄŸine göre: “Rasûlüllah Efendimiz (sav) hayvanları birbirine kışkırtmayı yasaklamıştır”. [796] Sebep (illet), hiç bir fayda söz konusu deÄŸilken bir canlının canını acıtmak ve abesle iÅŸtigal etmektir. [797] Horoz, deve, boÄŸa, köpek, koç vb. hayvanları dövüştürme hep bu yasak içerisinde yer alır. Böyle ÅŸeylerle meÅŸgul olmak, hafif akıllıktan, basitlikten ve karakter bozukluÄŸundan kaynaklanır. [798] Bunlar bir para kazanma aracı haline getirilirse elde edilen gelir helâl olmaz. [799] Dövüşün soÂnucuna göre tarafların ÅŸart koÅŸacağı meblaÄŸ kumar olmuÅŸ olur [800] boÄŸa güreÅŸi gibi bir tarafta insanın diÄŸer tarafta hayÂvanın yer aldığı ve hayvana eziyetten baÅŸka bir yararı bulunmaÂyan oyunlar da helâl olmaz. Çünkü bunlar da vahÅŸice ve faydasız taÅŸkınlıklardır. Fıtratı saÄŸlam bir insan bunlara ihtiyaç duymayaÂcağı gibi, bunlardan tiksinir ve ızdırap duyar. Çünkü onun her ÅŸeye merhamet ve ÅŸefkatle muamele etmesi istenmiÅŸtir. Bu tür taÅŸkınlıkların ve “haddi aÅŸmaların” sonucu, dünyada bile çok çirÂkin ve korkunç noktalara taşır. Eski Romalılarda olduÄŸu gibi, seyreden asillerin keyfi için tutsak insanların arenalarda aç arslanlara parçalatdmasına kadar gider. İhtiyarlamak istemeyen ÇavuÅŸesku ve eÅŸinin, yeni doÄŸan bebeklerin kanını alıp kendi daÂmarlarına zerkettirmelerine kadar varır. “Yerde olanlara merhaÂmetli olun ki, gökte olanlar da size merhametli olsunlar” buyurulmuÅŸtur. [801] Madem ki herÅŸey insan için yaratılmıştır, öyleyÂse bazı hayvanların boÄŸazlanmaları da kaçınılmazdır. Ama bu koÂnuda vaz’edilen ÅŸu ölçü, ne kadar yüce, ne kadar güzel ve ne kaÂdar müteal bir ölçüdür:
“Allah her konuda güzelliÄŸi (ihsanı) emÂretmiÅŸtir. Binaenaleyh, boÄŸazladığınızda güzel boÄŸazlayın, öldürdüğünüzde güzel öldürün. Biriniz boÄŸazlamak isterse bıçağını biÂletsin, boÄŸazlayacağı hayvanı rahat ettirsin (yormasın)” [802]
“Can taşıyan herhangi bir ÅŸeyi atış için hedef yapmayın” [803]
[794] K. Bakara: 2/29
[795] bk, K. Nahl: 16/8; Yâ’sin: 36/71; Maide: 5/4.
[796] Ebu Davûd, cihad, 56; Tirmizi, cihad, 30; Beyhakî, kübrâ, X/22.
[797] Mubarekfûrî, Tuhfetü’l-Ahvazî, V/367; Azimâbâdî, Avnü’l-Ma’bûd, V/231; Åževkânî, Neyi, VIII/99.
[798] el-Cezîrî, el-Mezâhibû’l-Erba’a, 11/51.
[799] agk.
[800] Halil Ahmed, Bezlü’l-Mechûd, X/59.
[801] el-Hindî, 111/164.
[802] Müslim, say. No: 1955; Tirmizî, diyyât, No: 1409; Ebu Davûd, dahayâ, No. 2797.
[803] Şevkânî, agk. Doç. Dr. Faruk Beşer, Fetvalarla Çağdaş Hayat, Nün Yayıncılık, İstanbul 1997: 307-308.
|
|