Kalp Kurdu ve Pirelere Dikkat !

Facebook
Twitter
LinkedIn
Pinterest
Pocket
WhatsApp

 

  1. Kalp Kurdu ve Pireleri önlemek için ne yapmalıyız?

 Kalp kurdu ya da diğer adı ile dirofilariasis, başta köpekler olmak üzere kediler, gelincikler ve hatta insanlarda da görülebilen paraziter bir hastalıktır. Sivrisineklerle bulaşan bu hastalıkta parazit akciğer, kalp ve kalp damarlarında yerleşerek ciddi hastalıklara hatta ölüme sebep olmaktadır. Bu nedenle korunma oldukça önemlidir. Hastalığın yoğun görüldüğü bölgelerde aylık olarak, daha az görülen bölgelerde ise bahar ve yaz aylarında koruyucu antiparaziter ilaçlamalar aksatılmadan uygulanmalıdır. Bu uygulamalar ağızdan, enjeksiyon ya da ense damlası şeklinde olmaktadır. Ayrıca sinek kovucu özellikte tasmalardan da yararlanılabilir.

Korunma yöntemleri içerisinde yerel yönetimlerin sivrisineklerle mücadelesi de yer almalıdır (bataklıkların kurutulması, düzenli ilaçlama).

 

Pireler de ülkemizde her mevsim görülebilen parazitlerdir. Deri problemleri yanında kansızlık, bağırsak parazitleri ve kan parazitlerine dolayısıyla ciddi sistemik hastalıklara yol açabilirler. Yaz aylarının en önemli sorunlarından birisi de kenelerdir. Keneler de ciddi sağlık sorunlarına yol açan parazitlerdir. Veteriner hekiminizin önereceği tablet, ense damlası veya tasma şeklinde ilaçların düzenli aralıklarla kullanımı bu parazitlere ve dolayısıyla sebep olacakları hastalıklara karşı koruyucu olacaktır. Hayvanın türüne, yaşam koşullarına ve bölgedeki parazit çeşitliliği ve popülasyonuna bakılarak veteriner hekimler ilaç seçimi yapmaktadır. Bu nedenle hekiminizden destek almanız önemlidir.

2. Kedimi/Köpeğimi ne sıklıkla yıkamalıyım?

Sfenks gibi bazı ırklar hariç kedilerin banyoya ihtiyacı yoktur. Ciddi bir kirlenme ya da deri problemi yoksa banyo yerine düzenli olarak tüylerinin fırçalanması daha sağlıklıdır.

 

Köpeklerde banyo dediğimizde ırk ve yaşam koşulları devreye giriyor. Çünkü normalde birkaç ayda bir yıkanmaları yeterli olan köpeklerin evlerin içerisinde bizimle yaşaması nedeniyle daha sık yıkama ihtiyacı hissedebiliyoruz. Sağlık problemleri dışında, birlikte yaşadığımız köpeklerin ayda bir yıkanması yeterlidir. Sık yıkamayı tercih edenlerin köpeğin deri altı yağ tabakasına zarar vermeleri nedeniyle daha çok koku ve tüy dökümü ile karşılaşacaklarını bilmelerini isterim. Mecburen yıkamak zorunda olanlara doğal içerikli şampuan kullanmalarını ve haftada birden önce yıkamamalarını öneriyorum.

  1. Şampuan ve/veya sabun öneriyor musunuz?

Onların deri-tüy yapısına uygun, pH’ı dengeli (pH 7 uygundur) şampuanlar tercih edilmelidir. Sık banyo yaptıranlara önerim her banyoda şampuan kullanmamaları yönünde olacaktır. Bir hafta şampuan ile yıkamışlarsa sonraki 3 hafta duru su ile yıkamalarında fayda var.

*Bu konu hakkında eklemek istediğiniz bir konu var mı?

Yaz ayları artan parazit popülasyonu, sivrisinekler, yanlış banyo uygulamalarımız, deniz sonrası durulama yapılmaması, düzenli olarak tüylerin fırçalanmaması nedeniyle hem onlara hem de bizlere sıkıntı olabiliyor. Alerjiler, deride yaralar, aşırı tüy dökümleri ile karşılaşabiliyoruz. Ancak görüldüğü üzere düzenli olarak ilaçlamaların yapılması, her gün fırçalama ve uygun aralıklarla banyo yaptırılması, deniz sonrası duş aldırılması gibi hususlara dikkat edersek sorun yaşamadan yaz aylarını atlatabiliriz.

Röportaj: Büşra BESLİ
Röportaj Veren: DR. MÜJGAN ÇEVİK AKSAY

Facebook
Twitter
LinkedIn
Pinterest
Pocket
WhatsApp

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

fourteen − 11 =

Yeniler

Köşe Yazıları