Ferhan Şensoy :KEDİTTİN Beyoğlu’nda gelenekselleşen biber gazı bombardımanından kaçan bir kedi yavrusu tiyatroya sığındı. El kadar, sıska bir sarman, gözünü açamıyor, ürkekçe miyavlıyor. Dumansız ara sokaklardan veterinere götürüldü. Parazit ilacı ve aşıları yapıldı, defteri çıkarıldı, olsa olsa 2 aylık erkek kedi yavrusuna “Kedittin” adı koyuldu. Mama, kum, kum kabı, su kabı, kimi oyuncaklarla, taşıma sepetiyle geri geldi, Orta oyuncular kadrosuna katıldı. Yani benim hayatıma intisab etti. Gece patilerini başıma dayayarak benimle uyuyor. Birkaç günde toparladı kendini, oynamaya, zıplamaya başla Tiyatronun düzenini öğrendi, oyun saatlerinde soyunma odama geliyor, diafondan sahnedeki oyunu dinliyor, pencerenin önündeki koltuğun tepesine sıçrayıp, sokağı ve İstiklal Caddesi’nde yürüyenleri izliyor merakla.
Giderek, “Tayyip İstifa!” sloganlanna “Miyyav Mismiyav!” biçiminde katılmaya başladı.
Sol patisini yumruk yapıp cama vuruyor. Bunun üzerine kendisine “Direniş” soyadı verildi ve pasaportuna işlendi.